ÖZET
Sonuç
Obstrüktif yakınması nedeniyle TUR-P yapılan ve patolojisi BPH olarak rapor edilen hasta grubunda klinik BPH’yı öngörmede TZİ’nin 0,40 üstündeki değerlerinin duyarlılığı ve özgüllüğü oldukça yüksektir. Rezeke edilen doku ile TZV arasında yüksek korelasyon vardır. TZİ tanı koymada ve TZV ise hasta hakkında cerraha değerli bilgiler sunmaktadır.
Bulgular
Prostat volümü, üroflowmetri paternleri, prostat spesifik antijen (PSA), Uluslararası prostat semptom skoru (IPSS), TZV, TZİ iki grup arasında istatistiki olarak farklıydı. TZV ile rezeke edilen doku miktarı arasında korelasyon vardı (r=0,97, p<0,0001). TZİ ile IPSS, yaşam kalitesi (QL) ve maksimal akım hızı (MFR) arasında korelasyon tespit edildi (sırasıyla; r=0,58, p<0001; r=0,56, p<0,000; r=-0,70, p<0,0001).
Gereç ve Yöntem:
Obstrüktif yakınması olan 26 klinik BPH’lı ve yakınması olmayan benign prostatik büyümesi (BPE) olan 17 erkek hasta çalışmaya alındı. Her iki grup 50 yaş üzerindeydi. Klinik BPH’lı hastalara komplet TUR-P yapıldı. SPSS ile istatistiki çalışma yapıldı. Klinik BPH tanısı öngörmede TZİ için duyarlılık, özgüllük, pozitif öngörü değeri ve negatif öngörü değerleri ölçüldü.
Amaç:
Transüretral prostatektomi (TUR-P) yapılan hastalarda transizyon zon indeksinin (TZİ) klinik benign prostat hiperplazisini (BPH) öngörmedeki rolünü ve rezeke edilen doku miktarı ile transizyon zon volümü (TZV) arasındaki korelasyonu araştırmaktır.